Miras Hukuku
Miras Hukuku Nedir?
Miras hukuku, kişinin ölümü veya gaipliği halinde ölen kişinin malvarlığına kimlerin hak kazanacağı ve söz konusu malvarlığının nasıl paylaştırılacağı gibi hususları düzenleyen hukuk dalıdır.
Miras hukuku özel hukuk alanına girmekte olup Türk Medeni Kanunu’nun 495-692. Maddeleri arasında düzenlenmiştir.
Anayasanın 35. maddesine göre, “Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir. Bunlar ancak kamu yararı amacıyla kanunla sınırlandırılabilir.” Mirastan yararlanma hakkı anayasal bir haktır. Nitekim mülkiyet hakkı ve devamlılığı miras hukukunun temelini oluşturmaktadır.
Miras hukukunu daha iyi anlayabilmek için öncelikle miras hukukunun temel kavramlarını açıklamak gerekir.
Muris, kelime anlamı olarak mirasbırakan anlamına gelmektedir.
Miras hukukunda kişinin ölmesi veya gaipliğine karar verilmesi halinde murisin malvarlığı aktif ve pasifleri ile birlikte mirasçılarına geçmektedir. Mirasçılar, murisin malvarlığı üzerinde hak kazanan kişilerdir.
Murisin ölümüyle birlikte geriye bıraktığı tüm malvarlığına tereke denilmektedir.
Kaç Çeşit Mirasçı Vardır?
Mirasçı, vefat eden kişinin bıraktığı miras üzerinde hak sahibi olan kişilere denir. Miras hukukunda iki çeşit mirasçı vardır.
Mirasçılar yasal mirasçı ve atanmış mirasçı olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.
Kanun gereği mirasbırakanın mirasçısı olan kişiler yasal mirasçı olarak ifade edilmektedir. Yasal mirasçılar kanunen belirlenmiş olup mirasbırakanın iradesinin önemi yoktur.
Murisin kan hısımları, evlatlığı ve altsoyu ile sağ kalan eşi mirasbırakanın yaşsal mirasçılarıdır.
Atanmış mirasçılar yasal mirasçılardan farklıdır. Nitekim bu mirasçılar mirasbırakanın iradesi ile seçilir ve terekeye bu şekilde hak kazanmış olurlar. Atanmış mirasçılar doğrudan kanundan kaynaklı olarak mirasçı statüsünü kazanmamaktırlar.
Zümre Sistemi Nedir?
Türk hukukunda terekenin paylaşımında zümre sistemi uygulanmaktadır. Miras hukukunda miras paylarının belirlenmesinde kullanılan zümre sistemi soy esasına dayanmaktadır.
Zümre sisteminin ana prensipleri birtakım ilkelere tabidir. Mirasçı olunabilmesi için bir zümreye dâhil olunması gerekmektedir.
Bir önceki zümrede mirasçı bulunması, bir sonraki zümrenin mirasçılığına engel olur. Zümre içinde ön sıradaki mirasçılar, bir altta bulunan mirasçıların mirasçılığını engeller.
Halefiyet ilkesi gereğince zümre başı veya kök başını bulunmadığı takdirde onların altsoyu mirasa hak kazanır.
- Zümre: Mirasbırakanın altsoyu
- Zümre: Mirasbırakanın ana ve babası ile onların altsoyu
- Zümre: Mirasbırakanın büyük ana ve babaları ile onların altsoyu
Boşanma Mirasçılığı Etkiler Mi?
Türk Medeni Kanunu’nun 181. Maddesine göre, “Boşanan eşler, bu sıfatla birbirlerinin yasal mirasçısı olamazlar ve boşanmadan önce yapılmış olan ölüme bağlı tasarruflarla kendilerine sağlanan hakları, aksi tasarruftan anlaşamadıkça, kaybederler.” Boşanmış eşler mirasçılık sıfatını kaybederler ve eski eşinin terekesine hak kazanamazlar.
Boşanma davasının açılmış olması fakat boşanma kararının henüz kesinleşmemiş olması halinde sağ kalan eş, mirasçılık sıfatını kaybetmez. Ölen eşin mirasçılarından birisinin davaya devam etmesi ve diğer eşin boşanmada kusurunun bulunduğunu ispatlaması halinde boşanma kesinleşmese dahi sağ kalan eş mirasçılık hakkını kaybetmektedir.
Saklı Paylı Mirasçılar Kimlerdir?
Mirasbırakanın tasarruf yetkisi sınırsız değildir.
Saklı pay, murisin miras hakkına tecavüz eden bazı tasarruflarına karşı korunan, yasal miras payının belirli bir oranını oluşturmaktadır. Mirasbırakan saklı pay oranında serbestçe tasarruf edemez.
Saklı pay mirasçılar ise, bu haktan yararlanan ve miras payları belirli oranlarda korunan mirasçılardır.
Türk Medeni Kanunu’nda saklı paylı mirasçılar sınırlı sayıda sayılmıştır:
- Mirasbırakanın altsoyu,
- Mirasbırakanın anne ve babası,
- Mirasbırakanın eşi.
Saklı Saklı paylı mirasçıların oranları Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenmiş olup yasal miras payına göre belirlenmektedir.
- Altsoyun saklı pay miras oranı yasal miras payının ½’sidir.
- Anne ve babanın saklı pay miras oranı yasal miras payının ¼’üdür.
- Sağ kalan eşin zümre ile mirasçı olması durumunda saklı pay miras oranı yasal miras payının tamamıdır.
- Sağ kalan eşin zümre ile mirasçısı olması durumunda saklı pay miras oranı yasal miras payının ½’dir.
- Sağ kalan eşin zümre ile mirasçısı olması durumunda saklı pay miras oranı yasal miras payının ¾’üdür.
Tenkis Davası Nedir?
Tenkis davası Türk Medeni Kanunu’nun 560. Maddesinde düzenlenmiştir. Söz konusu maddeye göre, “Saklı paylarının karşılığını alamayan mirasçılar, mirasbırakanın tasarruf edebileceği kısmı aşan tasarruflarının tenkisini dava edebilirler. Yasal mirasçıların paylarına ilişkin olarak tasarrufta yer alan kurallar, mirasbırakanın arzusunun başka türlü olduğu tasarruftan anlaşılmadıkça, sadece paylaştırma kuralları sayılır.”
Miras hukukunda mirasbırakanın tasarruf yetkisi sınırlanmıştır. Mirasbırakan saklı pay kısmını ihlal etmeden terekesi üzerinde serbestçe tasarrufta bulunabilir.
Tenkis davasını sadece saklı paylı mirasçılar açabilmektedir. Saklı payı ihlal edilen mirasçı, kendi ihlal edilen kısmı için tenkis davası açabilir.
Tenkis davası ile mal kaçırma iradesiyle hareket eden mirasbırakana karşı saklı pay mirasçıların korunması amaçlanmıştır.
Vasiyetname Çeşitleri Nelerdir?
Ölüme bağlı tasarruflar, bir kişinin yapmış olduğu sözleşmenin ölümü ile birlikte geçerlilik kazanan hukuki işlemlerdir. Ölüme bağlı tasarruf çeşitleri vasiyetname ve miras sözleşmesi olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.
Vasiyetname yapmak isteyen kişinin vasiyetname ehliyetinin bulunması şarttır. 15 yaşını doldurmuş ve ayırt etme gücüne sahip kişinin vasiyetname yapma ehliyeti mevcuttur. Vasiyetname çeşitleri Türk Medeni Kanunu’nda sınırlı sayıda belirtilmiş olup üçe ayrılmaktadır:
- Resmi Vasiyetname,
- Sözlü Vasiyetname,
- El Yazısı ile Vasiyetname.
Miras Paylaşımı Oranları Nasıl Belirlenir?
Miras hukukunda zümre sistemi kabul edilmiştir. Mirasa hak kazanabilmek için öncelikle bir zümreye dâhil olmak gerekir. Sağ kalan eş bu kuralın istisnasını oluşturmaktadır.
Nitekim sağ kalan eş her zümreyle birlikte mirasçıdır. Miras paylaşım oranları da mirasbırakanın eşinin hangi zümre ile birlikte mirasçı olduğuna bağlıdır.
Sağ kalan eş;
- Mirasbırakanın altsoyu ile birlikte mirasçı olursa mirasın ¼’ini alır, ¾ mirasbırakanın altsoyu ile paylaşılır.
- Mirasbırakanın ana ve babasıyla birlikte mirasçı olursa mirasın yarısını alır, ½ mirasbırakanın anne ve babası arasında eşit paylaşılır.
- Mirasbırakanın büyük ana ve büyük babasıyla birlikte mirasçı olursa mirasın dörtte üçünü alır, ¼ büyükanne ve büyükbaba arasında eşit olarak paylaşılır.
Miras Hukuku Alanına Hangi Davalar Girer?
Miras hukukuna ilişkin en önemli davalar aşağıda sayılmıştır:
- Tenkis davası,
- Reddi miras davaları,
- Vasiyetnamenin iptali davası,
- Mirasçılıktan çıkarma davası,
- Tereke tespit davaları,
- Miras paylaşım davası,
- Miras payı denkleştirme davası,
- Mirastan istihkak davası,
- Tekenin korunmasına ilişkin davaları.
Miras Paylaşımında Görevli ve Yetkili Mahkeme Neresidir?
Miras hukuku geniş ve kapsamlı bir alan olduğundan davanın konusuna göre görevli mahkemeler de değişiklik göstermektedir.
Terekenin tespiti davası ile miras paylaşım davalarında yetkili mahkeme Sulh Hukuk Mahkemeleridir. Ancak saklı payı ihlal edilen mirasçı tenkis davasını Asliye Hukuk mahkemesinde açması gerekmektedir.
Yetkili mahkeme ise dava konusuna göre farklılık göstermemektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 576. Maddesinde açılma yeri ve yetkili mahkeme başlıklı bir düzenleme mevcuttur. Söz konusu düzenlemeye göre:
- Miras, malvarlığının tamamı için mirasbırakanın yerleşim yerinde açılır.
- Mirasbırakanın tasarruflarının iptali veya tenkisi, mirasın paylaştırması ve miras sebebiyle istihkak davaları bu yerleşim yeri mahkemesine görülür.
Mirastan Mal Kaçırılması Durumunda Miras Paylaşımı Nasıl Yapılır?
Miras hukukunda mal kaçırma muris muavazaası olarak adlandırılmaktadır. Muris muvazaası, diğer mirasçıları miras hakkında yoksun bırakmak amacıyla yapılan karşılıksız kazandırmaların satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi gibi gösterilmesi anlamına gelmektedir.
Mirasçılar hak kaybına uğramamak adına muvazaalı tasarrufun geçersizliğinin tespit edilmesi ve buna dayanılarak oluşturulan işlemlerin iptalini dava açma suretiyle isteyebilirler.
Muris muvazaası davalarında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleridir.
Mirastan mal kaçırma unsurları ise şunlardır:
- Görünüşteki Sözleşme: Mirasbırakanın gerçek iradesini yansıtmayan, sadece diğer mirasçılara aldatmak için yapılan ancak hüküm ve sonuç doğurmayan sözleşme tipidir.
- Muvazaa Sözleşmesi: Mirasbırakan ile diğer taraf arasında gerçekleşen gizli sözleşmesidir. Görünüşteki işlemin yalnızca diğer mirasçıları kandırmak amacıyla yapıldığı ve hüküm ve sonuç doğurmayacağına dair yapılan sözleşmedir.
- Mirasçıları Aldatma Amacı: Mirasbırakan diğer mirasçıları aldatmak amacıyla hareket etmiş olması gerekiyor.
- Gizli İşlem: Miras bırakan ile karşı tarafın gerçek iradelilerini yansıtan, diğer mirasçılardan gizli tutulan bağış sözleşmesidir.
Reddi Miras Nedir?
Miras hukukunda külli halefiyet ilkesi geçerlidir. Bu ilkeye, bir kimseye ait malvarlığının parçalanmaksızın bir bütün olarak, alacak ve borçlarıyla birlikte tek bir hukuki işlemle başka bir kimseye geçmesini ifade etmektedir. Dolayısıyla mirasçı terekenin hem aktif hem de pasifleriyle sorumludur. Borca batık terekenin mirasçıya geçmemesi için mirasçıya mirası reddetme hakkı tanınmıştır.
Türk Medeni Kanunu’nun 609. Maddesinde reddi miras müessesesi düzenlemiş olup söz konusu maddeye göre, “Mirasın reddi, mirasçılar tarafından sulh mahkemesine sözlü veya yazılı beyan ile yapılır”
Reddi mirasta hak düşürücü süre mevcuttur. Üç ay içinde mirası reddetmeyen mirasçı mirası kabul etmiş sayılır. Mirasçının bu süre içinde mirasın reddi talebinde bulunması yeterlidir.
Sonuç
Bağışlama sözleşmesi ve ölünceye kadar bakma sözleşme ile birlikte çoğu kişi mal kaçırma yoluna başvurmaktadır. Çoğu mirasçı bu sebepten dolayı hak kaybına uğramaktadır. Hak kaybını engellemek için miras davalarını avukat aracılığıyla yürütmek daha faydalı olacaktır. Ekin Hukuk Bürosu olarak her türlü hak kaybınızı engellemek için disiplinli ve tecrübeli ekimiz ile yanınızdayız.