İdarenin Denetlenmesi Nedir?
Denetim, kelime anlamı olarak olması gerekenle olan arasında yapılan karşılaştırma işlemidir. Denetim, önceden belirlenmiş olan davranış modeline uygun davranılıp davranılmadığının kontrolü ve düzenleme işlemlerinin bütününü ifade etmektedir. İncelediğimizde 2 temel amacı olduğunu görmekteyiz. Birincisi; idarenin işlem ve eylemlerinin hukuka aykırı şekilde gerçekleşmesin önlemektir. İkincisi ise kamu yararının olabilecek en doğru şekilde gerçekleşmesini sağlamaktır. İdarenin işlem gerçekleştirirken hukuka uygun davranmak zorundadır. Aksi mümkün değildir. Takdir yetkisi yoktur. Eğer idare hukuka aykırı bir eylemde bulunuyor ise bu eylemi sürekli hale getirmeden bitirmelidir. Hukuka aykırı gerçekleştirilen eylemden doğa bir zarar mevcutsa bu zarar giderilmelidir. Devlet bu hukuk kurallarını belirtirken yönetenler ve yönetilenler arasında bir ayrım yapmamıştır. Belirlenen hukuk kurallarıyla devletin kendisi de bağlıdır. Kurulan denetim yolları ikiye ayrılmaktadır:
- Yargı Dışı Denetim Yolları,
- Yargısal Denetim Yolları.
Yargı Dışı Denetim Yolları
Siyasal Denetim:
İdarenin parlamentolar yoluyla denetlenme şeklidir. Dilekçe hakkı siyasal denetim aracıdır.
İdari Denetim:
3 yolu vardır;
- Genel İdari Denetim: Hiyerarşi ve idari vesayet denetimidir.
- Özel İdari Denetim: Devlet Denetleme Kurulu, Sayıştay vb. örgütler yoluyla yapılan denetim türüdür.
- Ombudsmanlık Denetimi: Kamu Denetçiliği Kurumunca yapılan denetim yoludur.
Kamuoyu Denetimi:
Toplulukların veya toplumu oluşturan bireylerin idare karşısındaki görüş, tutum ve tepileri yoluyla yaptığı denetimlerdir.
Yargı dışı denetim yolları hiçbir zaman yargı denetim yolları kadar etki gösterememektedir.
- Yargısal dışı denetim yoluyla yargısal denetime göre daha kapsamlı olarak idarenin işlemlerinin hukuka uygunluğunun yanında yerindeliği de değerlendirilmektedir.
- Denetim yapılırken genellikle idari usuller izlenmektedir.
- Bu denetim yolunda ilgilinin başvuru koşulu her koşulda aranmamaktadır.
Yargısal Denetim Yolları
- Bu denetim yolunda idari eylemler sadece hukuksal uygunluğu bakımından değerlendirilmektedir.
- Usullerle sıkı sıkıya bağlıdır.
- Denetimde yargısal usuller uygulanmaktadır.
- Bu denetim yolunda ilgilinin başvuru koşulu aranmaktadır.
Yargı Denetimi Nedir?
Yargı denetimi bağımsız ve tarafsız yargıçlar tarafından, yargılama usulleri uygulanarak ve sadece hukuksal tespitlere ve ölçütlere dayalı olarak yapılan denetim sistemine denmektedir. Yargı birliği sistemi ve yargı ayrılı sistem olarak ikiye ayrılmaktadır.
Yargı Birliği Sistemi Nedir?
Yargı Birliği Sistemi, sadece adli yargı düzeninin bulunduğu, idarenin yargısal denetiminin de gene mahkemelerde yapıldığı ayrıca idari yargı düzeninin bulunmadığı sisteme denmektedir. Yargı Birliği Sisteminde tek bir yargı düzeni bulunmaktadır. İdare arasında meydana gelen uyuşmazlıklar da genel mahkemede çözülmektedir. İdare ile birey eşit tutulmaktadır. Yargı Birliğini, adli yargı düzeninin üstünde yer alan yüksek mahkeme sağlamaktadır.
Yargı Ayrılığı Sistemi Nedir?
Yargı Ayrılığı Sistemi, idarenin yargısal denetimini gerçekleştirmek amacıyla kişilerle idare arasındaki uyuşmazlıkları çözmek için adli yargıdan ayrı olarak bir idari yarı düzeninin oluşturulduğu sistemdir.
İdari yargı sistemini kabul eden ülkelerde sistemin uygulama biçimleri farklılık göstermektedir.
Kuruluş Yönünden Farklı Uygulamalar Nelerdir?
Ülkelerde kuruluş yönünden uygulanan farklılıklar idari yargının üst mahkemesinin ‘’Danıştay’’ ve ‘’Yüksek İdare Mahkemesi’’ olarak farklılaştığı görülmektedir.
- Danıştay Şeklinde Kurulma: Bazı ülkeler idari yargının üst mahkemesini Danıştay olarak benimsemiştir. Fransa, Türkiye, Belçika, İspanya, Yunanistan’da bu sistem uygulanmaktadır.
- Yüksek İdare Mahkemesi Şeklinde Kurulma: Bazı ülkeler idari yargının üst mahkemesini ‘Yüksek İdare Mahkemesi’’ şeklinde oluşturmuşlardır. Bu tür oluşumlarda idari yargı yerlerinin idari görevleri yoktur. Sadece yargısal görevleri mevcuttur. Almanya ve Avusturya’da bu sistem uygulanmaktadır.
Görevleri Yönünden Farklı Uygulamalar Nelerdir?
Ülkelerde görevleri yönünden uygulanan farklılıklar ‘’Geniş Görevli’’ ve ‘’Dar Görevli’’ şeklinde farklılık göstermektedir.
- Geniş Görevli İdari Yargı: İdari yargıyı benimsemiş ülkelerden bazıları idari yargı için bu görüşü benimsemiştir. Bu görüşte, idari uyuşmazlıkların idari yargıda görülmesinin esas olduğu, adli yargının görülmesinin istisnai olduğu kabul edilmektedir. İdare Mahkemeleri hem idari işlemler için açılan iptal davalarına hem de idarenin işlemi sonucu zarar gören kişinin açtığı tam yargı davalarına bakabilmektedir. Türkiye bu görüşü benimsemektedir.
- Dar Görevli İdari Yargı: İdari yargıyı benimsemiş ülkelerden bazıları idari yağıların görevlerini sadece iptal davalarına bakmakla sınırlandırmıştır. Bu görüşte tam yargı davaları adli yargının görev alanına dahil edilmektedir. İtalya ve Belçika bu görüşü benimsemektedir.
Ülkemizde İdari Yargı Sistemi Nasıl Gerçekleşmektedir?
Ülkemizde idari yargı ile ilgili ilk adım 1868 yılında Şurayı Devlet yan Danıştay’ın kurulmasıyla birlikte atılmıştır. Görevi, hükümet ile kişiler arasındaki davaları incelemekti. İlk kurulduğunda görevli sınırlıydı. Yargısal kararlar sadece sadrazamın onayı ve Padişah’ın iradesi ile yürürlüğe girmekteydi. Tutuk adalet usulü uygulanmaktaydı.
1876 Anayasası
Anayasa Şurayı Devletin görev ve yetkilerini adalet mahkemesine vermiş olup Danıştay, 1 Kasım 1922’de kaldırmıştır.
1924 Anayasası
Bu anayasa ile birlikte idare davalarına bakmak ve idari uyuşmazlıkları çözmek amacıyla Danıştay kurulması kararı verilmiştir. 1925 yılında 699 Sayılı Şurayı Devlet Kanunu kabul edilmiş olup 1927 yılında Danıştay tekrardan göreve başlamıştır. 6 Ocak 1982 yılına kadar ülkemizde Danıştay tipi idari yargı sistemi benimsenmiştir.
1982 Yılında Yapılan Yasal Düzenlemeler
Bu yılda gerçekleştirilen yasal düzenlemelerde, Danıştay’ın altında alt derece idari yargı yerleri kurulmuş ve bölge idare, idare ve vergi mahkemeleri oluşturulmuştur.
Genel Özellikleri Nasıldır?
- Anayasal Dayanak Özelliği Vardır.
Anayasanın 155/1. Maddesi uyarınca ‘’Danıştay, idari mahkemelerce verilen ve kanunların başka bir idari yargı merciine bırakmadığı karar ve hükümlerin6 son inceleme merciidir. Kanunda gösterilen belli davalara da ilk derece mahkemesi bakar’’
- Tekli Yapı Şeklindedir.
2017 yılı 6771 sayılı Kanunla gerçekleştirilen Anayasa değişikliğiyle 1971 yılında kurulan askeri hizmete ilişkin idari işlem ve eylemlerin yargısal denetimini yapmakla görevli olan Askeri Yüksek İdare Mahkemesi kaldırılmış olup idari yargılamada tekli yapıya geçilmiştir.
- Genel Görev Yetkisi Bulunmaktadır.
- Üç Dereceli Sistem Mevcuttur.
İstinaf sonrası temyiz yolunun kabul edilmesiyle birlikte hukuk sistemimizde üç dereceli sisteme geçilmiştir.
Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Mervenur ÖZKAN