Ceza Muhakemesinde Temyiz Kanun Yolu
Temyiz, BAM ceza dairelerinin bozma dışında kalan hükümleri için başvurulabilen olağan bir kanun yoludur. Yargıtay temyiz incelemesini ancak hukuki yönden inceleyebilir. Yoksa BAM’ın yaptığı gibi maddi bir değerlendirme yapmaz.
Bu husus CMK madde 288’de bulunmaktadır. Maddenin 2. fıkrasında da ise hukuka aykırılık tanımlanır. Buna göre: “Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.”
Temyize Götürülebilecek Kararlar
Bölge adliye mahkemesi ceza dairelerinin bozma dışında kalan hükümleri temyiz edilebilir. Bozma hükümleri için temyiz yolu açık değildir. CMK 286. maddenin 2. fıkrasında temyize konu edilemeyecek kararlar tek tek düzenlenmiştir. Bazılarını belirtmek gerekirse;
- İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adlî para cezalarına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararları
- İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezalarını artırmayan bölge adliye mahkemesi kararları
- Hapis cezasından çevrilen seçenek yaptırımlara ilişkin ilk derece mahkemesi kararları ile ilgili olarak bölge adliye mahkemesince verilen; seçenek yaptırımlara ilişkin her türlü kararlar ve istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararlar
- Adlî para cezasını gerektiren suçlarda ilk derece mahkemelerinden verilen hükümlere ilişkin her türlü bölge adliye mahkemesi kararları
- On yıl veya daha az hapis cezasını veya adlî para cezasını gerektiren suçlardan, ilk derece mahkemesince verilen beraat kararları ile ilgili olarak istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararlar
- Davanın düşmesine, ceza verilmesine yer olmadığına, güvenlik tedbirine ilişkin ilk derece mahkemesi kararları ile ilgili olarak bölge adliye mahkemesince verilen bu tür kararlar veya istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararlar temyiz edilemez. 286. maddenin 3. fıkrasında ise, kapsam bakımından temiz dışında kalsa bile temyize konu olan bazı suçlar düzenlenmiştir. Bu suçlara örnek verecek olursak;
- Türk Ceza Kanununda yer alan; Hakaret (madde 125, üçüncü fıkra), halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit (madde 213), suç işlemeye tahrik (madde 214), suçu ve suçluyu övme (madde 215), halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama (madde 216), kanunlara uymamaya tahrik (madde 217), halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma (madde 217/A), Cumhurbaşkanına hakaret (madde 299), devletin egemenlik alametlerini aşağılama (madde 300), Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama (madde 301), silâhlı örgüt(madde 314). Bu suçlar her şekilde temyize tabidir.
Yine 287. maddeye göre; Hükümden önce verilip hükme esas teşkil eden veya başkaca kanun yolu öngörülmemiş olan mahkeme kararları da hükümle beraber temyiz olunabilir.
Temyiz Nedenleri
Yukarıda da belirtildiği üzere sadece hukuka aykırı kararlara karşı temyiz kanun yoluna başvurulabilir. Temyiz nedeni ancak hükmün hukuksal yönüne ilişkin olabilir. Maddi olgular temyiz incelemesinin dışında yer alır.
Temyiz başvurusunda söz konusu hukuka aykırılıklar belirtilmelidir. Temyiz başvurusunda temyiz nedenleri gösterilmemişse temyiz başvurusu için belirlenen sürenin bitmesinden veya gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yedi gün içinde hükmü temyiz olunan bölge adliye mahkemesine bu nedenleri içeren bir ek dilekçe verilir(CMK m. 295).
Mutlak Temyiz Nedenleri
Ceza Muhakemesi Kanunu madde 289’da verilen hüküm bakımından mutlak bozma sebepleri düzenlenmiştir. Bu durumların varlığı halinde başka herhangi bir şeye bakılmaksızın hüküm bozulur.
Mutlak bozma sebepleri şunlardır;
- Mahkemenin kanuna uygun olarak teşekkül etmemiş olması.
- Hâkimlik görevini yapmaktan kanun gereğince yasaklanmış hâkimin hükme katılması.
- Geçerli şüphe nedeniyle hakkında ret istemi öne sürülmüş olup da bu istem kabul olunduğu hâlde hâkimin hükme katılması veya bu istemin kanuna aykırı olarak reddedilip hâkimin hükme katılması.
- Mahkemenin kanuna aykırı olarak davaya bakmaya kendini görevli veya yetkili görmesi.
- Cumhuriyet savcısı veya duruşmada kanunen mutlaka hazır bulunması gereken diğer kişilerin yokluğunda duruşma yapılması.
- Duruşmalı olarak verilen hükümde açıklık kuralının ihlâl edilmesi.
- Hükmün 230 uncu madde gereğince gerekçeyi içermemesi.
- Hüküm için önemli olan hususlarda mahkeme kararı ile savunma hakkının sınırlandırılmış olması.
- Hükmün hukuka aykırı yöntemlerle elde edilen delile dayanması.
Nispi Temyiz Nedenleri
Mutlak temyiz nedenleri dışında kalan ancak kararı etkilediği için bozma sebebi sayılan olgulardır. Bu sebeplerin temyiz incelemesine alınması için mahkemenin verdiği son kararı etkilemesi gerekir.
Örneğin yeminsiz dinlenmesi gereken bir tanık, mahkemede yeminle dinlenilmiş ve karar da bu tanık beyanı esas alınarak verilmişse bu durum nispi bir temyiz nedenidir.
Temyiz Başvurusu Usulü
Temyiz istemi, hükmün açıklanmasından itibaren on beş gün içinde hükmü veren mahkemeye bir dilekçe verilmesi veya zabıt kâtibine bir beyanda bulunulması suretiyle yapılır; beyan tutanağa geçirilir ve tutanak hâkime onaylattırılır (CMK m.291).
Hüküm, temyiz yoluna başvurma hakkı olanların yokluğunda açıklanmışsa, süre tebliğ tarihinden başlar.
Kabul Edilebilirlik İncelemesi
Temyiz talebi öncelikle kabul edilebilirlik denetimine tabii tutulur. Bu denetimi hükmü temyiz olunan mahkeme yapar. Söz konusu değerlendirme şu esasa göre yapılır: “Temyiz istemi, kanunî sürenin geçmesinden sonra yapılmış veya temyiz edilemeyecek bir hüküm temyiz edilmiş veya temyiz edenin buna hakkı yoksa hükmü temyiz olunan bölge adliye veya ilk derece mahkemesi bir karar ile temyiz istemini reddeder (CMK m.296).
Dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nda İncelenmesi
Dosyanın Yargıtay’a gelmesinden sonra, Yargıtay CBS tarafından bir tebliğname düzenlenir. Tebliğname, Başsavcılığın dosyayla ilgili görüşlerini içeren yazılı bir belgedir. Söz konusu tebliğname, sanık veya müdafi ve katılan veya vekiline tebliğ edilir. Taraflar tebliğden itibaren bir hafta içerisinde tebliğnameye karşı itirazlarını sunabilirler.
Dosyanın İlgili Dairede İncelenmesi
Dosya, Başsavcılık tarafından, talebi incelemekle görevli ceza dairesine gönderilir. Dosya daireye geldiğinde görevlendirilen tetkik hakimi tarafından dosya ile ilgili rapor hazırlanır. Duruşmadan önce hazırlanan rapor üyelere açıklanır (CMK m. 300). Yargıtay, süresi içinde temyiz başvurusunda bulunulmadığını, hükmün temyiz edilemez olduğunu, temyiz edenin buna hakkı olmadığını ya da temyiz dilekçesinin temyiz sebeplerini içermediğini saptarsa, temyiz istemini reddeder (CMK m. 298).
On yıl veya daha fazla hapis cezasına ilişkin hükümlerde, Yargıtay, incelemelerini uygun görmesi halinde duruşma yoluyla yapabilir. Duruşma gününden sanığa, katılana, müdafi ve vekile haber verilir (CMK m. 299).
Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar (CMK m. 301/2).
Temyiz Başvurusunun Reddi
Bölge adliye mahkemesinin temyiz olunan hükmünün Yargıtay’ca hukuka uygun bulunması hâlinde temyiz isteminin esastan reddine karar verilir. Verilen karar üzerine dosya gereğinin yapılması için ilk derece mahkemesine havale edilmek üzere BAM’a gönderilir.
Temyizin Islah Kararı
Hükme esas alınan olaylara hukuk kuralları yanlış uygulanması sebebiyle hüküm bozulmuşsa 303. maddede düzenlenen sebeplerin varlığı halinde Yargıtay dava dosyasının esasına hükmedebileceği gibi, hükümdeki hukuka aykırılığı da düzeltebilir (CMK m. 303).
Yargıtay’ca 302. maddenin 1. fıkrası veya 303. madde uyarınca verilen kararlara ilişkin dosya ilk derece mahkemesine, kararın bir örneği ise bölge adliye mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına verilir (CMK m. 304)
Temyizin Bozma Kararı
Yargıtay, temyiz edilen hükmü, temyiz başvurusunda gösterilen, hükmü etkileyecek nitelikteki hukuka aykırılıklar nedeniyle bozar. Bozma nedenleri ilamda ayrı ayrı gösterilir (CMK m. 302/2). Hüküm temyiz dilekçesinde gösterilen nedenlerle bozulduğunda, dilekçede açıklanmış olmasa bile saptanan bütün diğer hukuka aykırılık hâlleri de ilâmda gösterilir. Hükmün bozulmasına neden olan hukuka aykırılık, bu hükme esas olarak saptanan işlemlerden kaynaklanmışsa bunlar da aynı zamanda bozulur.
Hüküm, mahkemenin hukuka aykırı olarak kendisini görevli veya yetkili görmesinden dolayı bozulmuşsa, Yargıtay aynı zamanda dosyayı görevli veya yetkili mahkemeye gönderir.
Hüküm, sanık lehine bozulmuşsa ve bu hususların temyiz isteminde bulunmamış olan diğer sanıklara da uygulanması olanağı varsa, bu sanıklar da temyiz isteminde bulunmuşçasına hükmün bozulmasından yararlanır (CMK m.306). Bu durumun bozmanın sirayeti veya yayılma etkisi olarak adlandırılır.
Yargıtay’dan verilen bozma kararına bölge adliye veya ilk derece mahkemesinin direnme hakkı vardır. Direnme kararları, kararına direnilen daireye gönderilir. Daire, mümkün olan en kısa sürede direnme kararını inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderir. Direnme üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulunca verilen kararlara karşı direnilemez (CMK m.307/4).
Ekin Hukuk Bürosu olarak alanında uzman avukat kadromuzla dava ve işlemlerinizi takip edebilmemiz için bizimle iletişim kurabilirsiniz.
Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Muzaffer TAŞ