Adli Kontrol Nedir? Şartları Nelerdir?
Adli kontrol, CMK m. 109 – 115 ile düzenlenmiştir. Bir kişinin bir suç işlediğine dair kuvvetli şüphe bulunduğu durumlarda, tutuklama yerine uygulanan bir koruma tedbiridir. Adli kontrol kararı, yalnızca bir hakim tarafından verilebilir ve kanunda belirtilen şartlara bağlıdır.
Adli kontrol, bir ceza değil, bir denetimdir. Adli kontrol altına alınan kişi, hakim tarafından belirlenen bir veya birden fazla yükümlülüğe tabi tutulur.
Adli kontrol kararına itiraz etmek mümkündür. Adli kontrol kararının tefhim veya tebliğinden itibaren 7 gün içinde itiraz edilebilir. Adli kontrol kararına itiraz dilekçesi, kararı veren mahkemeye veya üst mahkemeye sunulabilir.
Adli Kontrol Şartları
Adli kontrol, bir kişinin bir suç işlediğine dair kuvvetli şüphe bulunduğu durumlarda, tutuklama yerine uygulanan bir koruma tedbiridir. Adli kontrol kararı verilebilmesi için tutuklama nedenlerinden birinin bulunması veya tutuklama yasağının bulunması gerekmektedir.
- Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin bulunması: Bu, sanığın suçu işlediği yönünde yüksek bir olasılık olduğunu gösteren kanıtların olması demektir. Basit veya yeterli şüphe yeterli değildir.
- Bir tutuklama nedeninin bulunması: Bu, tutuklamanın gerekli olduğunu gösteren bir sebebin olması demektir.
Tutuklama Nedenleri Nelerdir?
Kanunda üç tutuklama nedeni sayılmıştır:
- Kaçma şüphesi,
- Kanıtları karartma şüphesi,
- Katalog suçlarının işlendiği şüphesi.
Kanunda sayılan tutuklama yasakları ise şunlardır:
- Sadece adlî para cezasını gerektiren suçların işlendiğine dair şüphe varsa
- Vücut dokunulmazlığına karşı kasten işlenenler hariç olmak üzere hapis cezasının üst sınırı iki yıldan fazla olmayan suçlarda tutuklama kararı verilemez.
Adli Kontrol Yükümlülükleri
Ceza Muhakemesi Kanunu’nda sayılan adli kontrol yükümlülükleri şunlardır:
- Yurt dışına çıkamama,
- Hâkim tarafından belirlenen yerlere, belirtilen süreler içinde düzenli olarak başvurma,
- Hâkimin belirttiği merci veya kişilerin çağrılarına ve gerektiğinde meslekî uğraşlarına ilişkin veya eğitime devam konularındaki kontrol tedbirlerine uyma,
- Her türlü taşıtları veya bunlardan bazılarını kullanamamak ve gerektiğinde kaleme, makbuz karşılığında sürücü belgesini teslim etme,
- Özellikle uyuşturucu, uyarıcı veya uçucu maddeler ile alkol bağımlılığından arınmak amacıyla, hastaneye yatmak dahil, tedavi veya muayene tedbirlerine tâbi olmak ve bunları kabul etme,
- Şüphelinin parasal durumu göz önünde bulundurularak, miktarı ve bir defada veya birden çok taksitlerle ödeme süreleri, Cumhuriyet savcısının isteği üzerine hâkimce belirlenecek bir güvence miktarını yatırma,
- Silâh bulunduramamak veya taşıyamamak, gerektiğinde sahip olunan silâhları makbuz karşılığında adlî emanete teslim etme,
- Cumhuriyet savcısının istemi üzerine hâkim tarafından miktarı ve ödeme süresi belirlenecek parayı suç mağdurunun haklarını güvence altına almak üzere aynî veya kişisel güvenceye bağlama,
- Aile yükümlülüklerini yerine getireceğine ve adlî kararlar gereğince ödemeye mahkûm edildiği nafakayı düzenli olarak ödeyeceğine dair güvence verme,
- Konutunu terk etmeme,
- Belirli bir yerleşim bölgesini terk etmeme,
- Belirlenen yer veya bölgelere gitmeme.
Adli Kontrol Kararı Vermeye Yetkili Merci
Adli kontrol kararı;
- Soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısının talebi ile Sulh Ceza Hâkimi tarafından
- Kovuşturma evresinde mahkeme tarafından re ’sen verilebilir.
Adli Kontrol Yükümlülüğünün Değiştirilmesi
Hakim; Cumhuriyet savcısının istemiyle, kontrolün içeriğini oluşturan yükümlülükleri bütünüyle veya kısmen kaldırabilir, değiştirebilir veya şüpheliyi bunlardan bazılarına uymaktan geçici olarak muaf tutabilir.
Adli Kontrol Kararına İtiraz
Adli kontrol kararlarına karşı yedi günlük itiraz süresi içerisinde itiraz edilebilir. Yedi günlük süre, sanık veya şüphelinin yokluğunda karar verilmişse tebliğden itibaren işlemeye başlar.
Adli Kontrolün Sona Ermesi
Adli kontrol, itirazın kabul edilmesi veya öngörülen sürenin dolması ile sona erebilir. Bunun yanında hakim, Cumhuriyet Savcısının istemi ile adli kontrolü kaldırabilir.
Adli Kontrol Kararının Kaldırılması
Kontrol yükümlülüklerinin tamamını veya bir kısmını kaldırmak için Cumhuriyet savcısının talebi üzerine hâkim karar verebilir. Aynı şekilde, kovuşturma aşamasında, yetkili ve görevli diğer yargı organları da adli kontrolün kaldırılmasına karar verebilir.
Adli kontrol yükümlülüğünün sürüp sürmeyeceğine dört ayda bir karar verilir. Soruşturma aşamasında bu kararı sulh ceza hâkimi, Cumhuriyet savcısının talebi üzerine verir. Kovuşturma aşamasında ise mahkeme kendiliğinden karar verir.
Adli Kontrol Süresinin Dolması
Adli kontrol süresi;
- Ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işlerde en çok iki yıl uygulanabilir. Bu süre, zorunlu hâllerde gerekçesi gösterilerek bir yıl daha uzatılabilir.
- Ağır ceza mahkemesinin görevine giren işlerde, en çok üç yıldır. Bu süre, zorunlu hâllerde, gerekçesi gösterilerek uzatılabilir. Uzatma süresi toplam üç yılı geçemez.
- Uzatma süresi; Millete ve Devlete Karşı Suçlar, Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar, Milli Savunmaya Karşı Suçlar ve Hürriyete Karşı Suçlar ile Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlarda dört yıla kadar olabilir.
Adli Kontrol Tedbirlerine Uyulmaması
Adli kontrol tedbirlerine uyulmaması, şüpheli veya sanığın kanun tarafından belirlenen yükümlülüklerini bilerek ve isteyerek ihlal etmesi anlamına gelir. Bu durumda, yetkili yargı mercii, hükmedilebilecek hapis cezasının süresine bakmaksızın, şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı verebilir.
Ancak, bu karar hakimin takdir yetkisine bırakılmıştır. Hakim, adli kontrol tedbirlerine uyulmamasının şartlarını ve sonuçlarını değerlendirerek, tutuklama kararı verip vermeyeceğine karar verir. Hâkim gerekli görürse farklı bir adli kontrol tedbiri de öngörebilir.
Adli Kontrolde Geçen Sürelerin Mahsubu
Adlî kontrolde geçen süreler kural olarak cezadan mahsup edilemez. Ancak bu kuralın iki istisnası vardır:
- Uyuşturucu, uyarıcı veya uçucu maddeler ile alkol bağımlılığından arınmak amacıyla, hastaneye yatmak dâhil, tedavi veya muayene tedbirlerine tâbi olma ve bunları kabul etme tedbirinde, adli kontrol altında geçen süre mahsup edilecektir.
- Konutunu terk etmeme yükümlülüğü altında geçen her iki gün, cezanın mahsubunda bir gün olarak hesaplanmak suretiyle cezadan mahsup edilecektir.
Ekin Hukuk Bürosu olarak Ceza Hukuku alanında uzman avukat kadromuzla iletişime geçmek ve dava ve işlemlerinizi takip etmek için bize ulaşabilirsiniz.
Stj. Av. Nesrin KOŞAR & Av. Ahmet EKİN