İcra Hukuku

Borç Ödeme Taahhüdünü İhlal Suçu ve Cezası

Borç ödeme taahhüdünü ihlal suçu İcra ve İflas Kanunu m. 340’da düzenlenmiştir.

İİK m. 111’e göre, borçlu, alacaklının satış talebinden önce borcunu muntazam taksitlerle ödemeyi taahhüt eder ve birinci taksiti derhal öderse, icra işlemleri durdurulacaktır. Ancak, m. 111’e göre veya alacaklının muvafakati ile belirlenen ödeme şartını, makul bir sebep olmaksızın yerine getirmeyen borçlu, İİK m. 340 uyarınca alacaklının şikayeti üzerine üç aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılacaktır.

Borçlunun ödeme şartını ihlali halinde ceza

Madde 340

111 inci madde mucibince veya alacaklının muvafakati ile icra dairesinde kararlaştırılan borcu ödeme şartını, makbul bir sebep olmaksızın ihlal eden borçlunun, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra borçlu borcun tamamını veya o tarihe kadar icra veznesine yatırmak zorunda olduğu meblağı öderse tahliye edilir; ödemelerini tekrar keserse, hakkında tazyik hapsine yeniden karar verilir. Ancak, bir borçtan dolayı tazyik hapsinin süresi üç ayı geçemez.

Borç Ödeme Taahhüdünü İhlal Suçunun Maddi Unsuru

Suçun maddi unsurları fail, mağdur, konu, fiil ve netice bakımından değerlendirilmektedir.

Fail

Suçun faili, icra takibinin borçlusudur.

Mağdur

Borç ödeme taahhüdünü ihlal suçunun mağduru, söz konusu icra takibindeki takip alacaklısıdır.

Konu

İİK m. 340’ta düzenlenen suçun konusu, borçlunun ödemeyi taahhüt ettiği borç ve bunun taksitleridir.

Konu

Fiil

Borçlu tarafından ödeme taahhüdünü oluşturan taksitlerin süresi içinde ödenmemesi suçu oluşturan fiildir.

Borçlunun bizzat verdiği ödeme taahhüdü üzerinden sorumluluk doğar. Vekil aracılığıyla yapılan taahhüt borçlu için bağlayıcı değildir.

Ödeme taahhüdü, icra dairesinde bizzat borçlu tarafından verilmelidir. Başka bir yerde düzenlenip onaylatılan taahhüt geçerli olmayabilir.

Madde 111’e uygun bir ödeme taahhüdü için:

  • Borçlu, haczedilmiş malını bulundurmalı.
  • Taksitler borcun dörtte birinden az olmamalı.
  • Ödemeler aydan aya yapılmalı.
  • Müddet üç ayı geçmemeli.
  • Asıl borca ek olarak faiz, vekâlet ücreti, icra harç ve masraflar detaylı belirtilmeli.

İİK m. 354/4’e göre, asgari ücretin altındaki takiplerde tazyik hapsi uygulanmaz. Takibe konu alacak asgari ücretin altında olmamalıdır.

Suçun oluşabilmesi için söz konusu icra takibinin kesinleşmiş olması gerekmektedir. İhtiyati haciz sırasında alınan taahhüt bu suçun kapsamına girmemektedir.

Netice

İİK m. 340’ta düzenlenen ödeme taahhüdünü ihlal suçu, borçlunun söz konusu taahhüt şartlarına göre gereken zaman içerisinde ve gerekli miktarda ödemediği anda oluşacaktır. Dolayısıyla bu suç neticesiz bir suçtur.

Suçun Manevi Unsuru

Ödeme taahhüdünü ihlal suçu kasten işlenebilen bir suçtur.

Suçun taksirli hali düzenlenmemiş olup fail söz konusu taahhüdü bilerek ve isteyerek yerine getirmemelidir. Bu suç neticesiz bir suç türü olup neticesiz suçların olası kastla işlenebilmesi mümkün değildir.

Suçun Manevi Unsuru

Suçun Özel Görünüş Şekilleri

Ödeme taahhüdünü ihlal suçu, yukarıda da açıklandığı üzere neticesiz ve ihmali bir suçtur. Dolayısıyla teşebbüse elverişli bir suç değildir.

Takip borçlusunun işleyebileceği ve özgü suç niteliğinde olan bu suç türünde de ancak takip borçlusu suçun faili konumunda olabilecek ve suçun işlenişine katılan diğer kişiler ise TCK m. 40/2 gereği azmettiren veya yardım eden sıfatıyla sorumlu olacaklardır.

Söz konusu suçun cezası üç aya kadar tazyik hapsidir. Suçun yaptırımı hapis veya adli para cezası olmadığından bu suçta zincirleme suç veya fikri içtima hükümlerinin uygulanması mümkün değildir.

Suçun Takip Usulü

Ödeme taahhüdünü ihlal suçu şikayete bağlı bir suçtur.

Bu şikayet hakkı ise söz konusu taksitin ödenmediğinin öğrenildiği tarihten itibaren üç ay ve her halde fiilin işlenmesinden itibaren bir yıl geçmekle düşecektir.

Borç Ödeme Taahhüdünü İhlali Suçunun Cezası

İİK m. 340’ta düzenlenen suçun yaptırımı üç aya kadar tazyik hapsidir.

Borcun m. 354’te belirlenen miktarın altında olması durumunda faile ceza verilmeyecektir.

İİK m. 354/2’ye göre icra mahkemesinin verdiği tazyik veya disiplin hapsine ilişkin kararlar, kesinleştiği tarihten itibaren iki yıl geçmekle ceza zamanaşımına uğrayacaktır. İİK’de bu tür suçlar için bir dava zamanaşımı ise öngörülmemiştir.

Sonuç

İcra ve iflas süreçleri, karmaşıklıkları ve hukuki detayları nedeniyle uzman bir avukatla çalışmanın kritik bir öneme sahip olduğu hukuki alanlardan biridir. Bu süreçlerdeki teknik detaylar, mali sonuçlar ve hukuki düzenlemeler göz önüne alındığında, profesyonel bir rehberlik olmaksızın adım atmak risklidir.

Ayrıca, belge hazırlama, muhataba iletişim ve müzakere gibi aşamalarda avukatın uzmanlığı, sürecin düzenli ve etkili bir şekilde ilerlemesine yardımcı olur. Unutulmamalıdır ki, hukuki destek almak, güçlü bir strateji oluşturmanın ve hakların korunmasının en etkili yoludur.

Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Evrim ÜSTÜNDAĞ

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu