Ceza Muhakemesinde Kovuşturma Evresi
Ceza muhakemesinde kovuşturma evresi, şüpheli hakkında yapılan soruşturma sonucunda düzenlenen iddianamenin mahkeme tarafından kabul edilmesiyle başlayan ve sanığın yargılanmasını içeren bir süreçtir.
Kovuşturma evresi, soruşturma evresinden farklı olarak, mahkeme tarafından yürütülür, herkese açık, sözlü ve duruşmalı yapılır. Kovuşturma evresi, iddianamenin kabulüyle başlar ve hükmün kesinleşmesine kadar devam eder.
Kovuşturma evresinde, sanık, savcı, müdafi, müşteki, katılan, tanık, bilirkişi gibi yargılama tarafları bulunur. Kovuşturma evresinde, sanığın suçlu olup olmadığına karar verilir ve suçlu bulunursa cezası belirlenir.
Duruşma Hazırlığı
Kovuşturma evresinin ilk aşamasına duruşma hazırlığı denilmektedir.
İddianamenin kabulünden sonra duruşmaya hazırlık tutanağı yani tensip zaptı düzenlenerek şu işlemler yapılır.
- İddianame, sanığa çağrı kağıdıyla birlikte tebliğ edilir. Tutuklu olmayan sanık, çağrı kağıdına mazereti olmaksızın gelmediğinde zorla getirileceği belirtilir. Tutuklu sanığın duruşma günü, duruşma gününün tebliği ile çağrılır. Sanıktan duruşmada savunma yapma isteği ve varsa nedeni sorulur; aynı zamanda müdafii de davet edilir. Bu işlem, tutuklu sanığın bulunduğu ceza infaz kurumunda cezaevi kâtibi veya görevlendirilen personel tarafından yapılır ve tutanak tutularak kayıt altına alınır.
- Çağrı kağıdı ile duruşma arasında en az bir hafta olmalıdır.
- Eş, ana, baba gibi mağdur sıfatından kaynaklanan nedenler cezada artırıma sebep olacağından nüfus kayıt örneği dosya arasına alınır.
- Delillerin karartılması ihtimali varsa keşif yapılmasına karar verilir.
- Varsa tanıklara davetiye çıkarılır.
- Sanık, tanık veya bilirkişinin davetini veya savunma delillerinin toplanmasını istediğinde, bunların ilişkin olduğu olayları göstermek suretiyle bu husustaki dilekçesini duruşma gününden en az beş gün önce mahkeme başkanına veya hâkime verir.
- Sanığın veya katılanın gösterdiği tanık veya uzman kişinin çağrılması hakkındaki talebi reddedilirse, sanık veya katılan o kişileri mahkemeye getirebilir. Bu kişiler duruşmada dinlenir.
- Sanık, doğrudan doğruya davet ettireceği veya duruşma sırasında getireceği bilirkişi ve tanıkların ad ve adreslerini Cumhuriyet savcısına makul süre içinde bildirir.
- Tanık veya bilirkişilerin dinlenmesi için belirlenen gün, Cumhuriyet savcısına, suçtan zarar görene, vekiline, sanığa ve müdafiine bildirilir.
Duruşmada Hazır Bulunmaya Yetkili Kişiler
Duruşmada hazır bulunması gereken kişiler şunlardır.
- Hükme katılacak yargıçlar,
- Cumhuriyet savcısı,
- Zabıt kâtibi yasal,
- Zorunlu müdafii kabul ettiği durumlarda müdafi.
Sanığın Duruşmada Hazır Bulunması Zorunluluğu
Yasal istisnalar saklı kalmak üzere hazır bulunmayan sanık hakkında duruşma yapılmaz. Gelmemesinin geçerli nedeni olmayan sanığın zorla getirilmesine karar verilir.
Duruşmada Çevirmen Bulundurulması Zorunluluğu
Sanık veya mağdur meramını anlatabilecek ölçüde Türkçe bilmiyorsa, mahkeme tarafından atanan çevirmen aracılığıyla duruşmadaki iddia ve savunmaya ilişkin esaslı noktalar çevrilir. Engelli olan sanık veya mağdura duruşmadaki iddia ve savunmaya ilişkin esaslı noktalar anlayabilecekleri biçimde anlatılır.
Sanık iddianamenin il anlatılması ve esas hakkındaki mütalaanın verilmesi üzerine sözlü savunmasını kendisini daha iyi ifade edebileceğini beyan ettiği başka bir dilde yapabilir. Başka bir dilde sözlü savunmasını yapmak isteyen sanığın bu olanaktan yararlanabilmesi için savunma yapacağı oturumda çevirmeni hazır bulundurması gerekir.
Duruşmanın Başlaması
Duruşmaya yoklama yapılarak başlanır. Duruşmaya, sanığın ve müdafiinin hazır bulunup bulunmadığı çağrılmış, tanık ve bilirkişilerin gelip gelmediği ileri saptanarak başlanır.
Mahkeme başkanı veya yargıç duruşmanın başladığını iddianamenin kabulü kararını okuyarak açıklar.
Tanıklar duruşma salonundan dışarıya çıkarılırlar. Böylece onların içerdeki beyanlardan ve olaylardan etkilenmemeleri sağlanır.
Sırasıyla sanığın açık kimliği saptanır. İddianame veya iddianame yerine geçen belgede yer alan suçlamaların dayanağını oluşturan eylem ve kanıtlar ile suçlamanın hukuksal nitelendirilmesi anlatılır. Sanığa yüklenen suç hakkında açıklamada bulunmamasının yasal hakkı olduğu ve müdafaayı seçme hakkının bulunduğu ve onun kutsal yardımından yararlanabileceği müdafiinin sorgusunda hazır bulunabileceği bildirilir. Sanık açıklamada bulunmaya hazır olduğunu bildirdiğinde usulüne göre sorgusu yapılır.
Müşteki mağdur dinlenir. Bu kişilerden şikayetçi olup olmadıkları şikayetçi iseler davaya katılmak isteyip istemedikleri sorulur. Bu kişiler davaya katılmak istiyorlarsa istemleri hakkında karar verilir.
Kanıtların ortaya konulmasına başlanır. Kanıtların duruşmada ortaya konulmasından sonra bu kanıtlardan sonuç çıkarma evresi başlar. Yüce divanda eğer ve ağır ceza mahkemelerinde Cumhuriyet savcısı, bütün kadınlar toplandıktan sonra kovuşturmanın genişletilmesini gerektirecek başka bir neden yoksa esas hakkındaki mütalaasını sunar. İddia makamının esas hakkındaki mütalaası savunma hakkı bakımından da önemlidir. Savcı mutlaka en son iddialarını söylemek zorundadır.
Hükümden önce son söz hazır bulunan sanığa verilir. Araştırılacak başka bir hususun kalmadığı belirtilerek, duruşmanın sona erdiği açıklandıktan sonra hüküm verilir.
Asıl olan duruşmanın tek onun oturumda bitirilmesidir. Duruşmaya ara verilmeksizin devam edilerek hüküm verilir. Ancak zorunlu durumlarda davanın makul sürede sonuçlandırılmasını olanaklı kılacak surette duruşmaya ara verilebilir.
Duruşma Tutanağı
Duruşmanın seyrini ve sonuçlarını gösteren tutanağa, duruşma tutanağı denir. Duruşma tutanağı mahkeme başkanı veya yargıç ile zabıt katibi tarafından imzalanır. Duruşmada yapılan işlemlerin teknik araçlarla kayda alınması durumunda bu kayıtlar, vakit geçirmeksizin yazılı tutanağa dönüştürülerek Mahkeme başkanı ve yargıç ile zabıt katibi tarafından imzalanır.
Duruşma tutanağında Cumhuriyet savcısının imzası bulunmaz. Duruşma tutanağının başlığında;
- Duruşmanın yapıldığı mahkemenin adı,
- Oturum tarihleri,
- Yargıcın, Cumhuriyet savcısının ve zabıt kâtibinin adı ve soyadı belirtilir.
Duruşma tutanağında aşağıdaki hususlar yer alır:
- Oturumlara katılan sanığın müdafinin, katılanın vekilinin yasal temsilcinin, belirli kişinin, çevirmenin, teknik danışmanın adı ve soyadı,
- Duruşmanın seyrini ve sonuçlarını yansıtan ve yargılama usulünün bütün temel kurallarına uyulduğunu gösteren unsurlar,
- Sanık açıklamaları,
- Tanık ifadeleri,
- Bilirkişi ve teknik danışman açıklamaları,
- Okunan veya okunmasından vazgeçilen belge ve yazılar,
- İstemler, reddi durumunda gerekçesi verilen kararlar,
- Hüküm.
Duruşmanın Açıklığı
Duruşma herkese açıktır. Ancak genel ahlakın veya kamu güvenliğinin kesin olarak gerekli kıldığı durumlarda, duruşmanın bir kısmının veya tamamının kapalı yapılmasına mahkemece karar verilebilir. Duruşmanın kapalı yapılması konusundaki gerekçeli karar ile hüküm açık duruşmada açıklanır. Duruşma kapalı yapılsa bile hükmün açık duruşmada tefhim zorunludur.
Adliye binası içerisinde ve duruşma başladıktan sonra duruşma salonunda her türlü sesli veya görüntülü kayıt veya nakil olanağı sağlayan aletler kullanılamaz. Bu hüküm adliye binası içerisinde ve dışarıdaki diğer adli işlemlerin icrasında da uygulanır. Ancak bunun iki istisnası vardır:
- Tanık ve bilirkişinin naif yargıç veya istinabe yoluyla dinlenmeleri.
- Sanığın duruşmadan bağışık tutulması.
Sanık 18 yaşını doldurmamış ise duruşma kapalı yapılır. Hüküm kapalı duruşmada açıklanır.
Duruşmanın Düzeni ve Disiplini
Duruşmanın düzeni, mahkeme başkanı tarafından sağlanır. Mahkeme başkanı veya hâkim, duruşmanın düzenini bozan bir kişinin savunma hakkını engellememek kaydıyla salondan çıkarılmasına karar verebilir. Kişi çıkarılırken direnç gösterir veya karışıklıklara sebep olursa, hâkim veya mahkeme tarafından, avukatlar hariç, verilecek bir kararla derhal dört güne kadar disiplin hapsine çarptırılabilir. Ancak çocuklar için disiplin hapsi uygulanmaz.
Bir kimse, duruşma sırasında bir suç işlerse, mahkeme olayı tespit eder ve bu hususta düzenleyeceği tutanağı yetkili makama gönderir; gerek görürse failin tutuklanmasına da karar verebilir.
Doğrudan Soru Yöneltme
Doğrudan soru yöneltme duruşma disiplinini bozmaksızın mahkeme başkanı veya hakimin müdahalesi olmaksızın duruşmada bulunan kişilerin soru sorabilmesidir. Doğrudan soru yöneltebilecek kişiler;
- Cumhuriyet savcısı,
- Müdafi,
Söz konusu kişiler sanığa, katılana, tanıklara, bilirkişiler ve duruşmaya katılan diğer kişilere soru sorabilirler.
Sanık ve katılan ise mahkeme başkanı veya hakim aracılığıyla sorularını yöneltebilmektedir.
Ek Savunma Hakkı
Hüküm ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fail ve fiil hakkında verilir. Şayet yasal unsurları gösterilen suçtan başka bir suça mahkûmiyet söz konusu ise ek savunma hakkı tanınmalıdır.
Ek savunma hakkı tanınması gereken haller şunlardır;
- Sanığa isnat edilen suçun hukuki niteliğinin değişmesi halinde sanığa ek savunma hakkı tanınmaktadır.
- Cezanın arttırılmasını gerektiren haller duruşma esnasında ortaya çıktıysa sanığa ek savunma hakkı verilir.
- Teşebbüs hükümlerine göre açılan davada mahkemenin tamamlanmış suç hükümlerine göre hüküm kurabilmesi için sanığın ek savunmasının alınması gerekmektedir.
- Cezaya ek olarak güvenlik tedbirlerinin uygulanması gerekliliği ortaya çıkarsa bu durumda ek savunma alınması gerekmektedir.
Bu hallerde istem üzerine sanığa ek savunmasını hazırlaması için süre verilir. Suçun hukuksal niteliği değişmeksizin faile verilecek cezanın azalması söz konusuysa faile ek savunma verilmesine gerek yoktur.
Ekin Hukuk Bürosu olarak Ceza Hukuku alanında uzman avukat kadromuzla iletişime geçmek ve dava ve işlemlerinizi takip etmek için bize ulaşabilirsiniz.
Stj. Av. Nesrin KOŞAR & Av. Ahmet EKİN