Çekin Tedavüle Çıkarılması ve Devri
Çek tedavüle çıkarıldığı an, özellikle lehtarın üzerinde çek üzerinde hak sahibi olması, düzeleyenin ölümü, iflası, fiil ehliyetinin kaybedilmesi gibi hallerde büyük önem arz eder.
Çekin tedavüle çıkarılması, düzenleyenin çeki doldurup imzaladıktan sonra, zilyetliğini başka bir kimseye intikal ettirmesiyle sağlanır.
Çek üzerinde lehtarın hak sahibi olabilmesi;
- Düzenleyen ile lehtar arasında bir zilyetlik anlaşması olması ve
- Senet zilyetliğinin lehtara geçirilmesi ile gerçekleşir.
Çekin Boş veya Kısmen Doldurularak Tedavüle Çıkarılması
Çek, keşidecisi veya vekili tarafından sadece imzalanıp diğer unsurlar boş bırakılarak veya imza ile birlikte bazı unsurlar doldurulmak suretiyle de tedavüle çıkarılabilir.
Tedavüle çıkarılırken kısmen boş bırakılmış olan çek, düzenleyen ve lehtar arasındaki anlaşmaya aykırı şekilde doldurulursa, buna ilişkin kişisel def’iler, çek hamiline karşı ileri sürülemez. Şu kadar ki; hamil çeki kötü niyetle iktisap etmiş veya iktisap anında ağır kusuru bulunsun.
Çekte boş bırakılan yerlerin, tedavülüden önce doldurulması olanaklı olup, lehtarın anlaşmaya aykırı doludurduğu iddiasının yazılı belge ile kanıtlanması gerekir.
Zorunlu unsurlardan birinin boş bırakılarak ve doldurulmadan bankaya ibrazı edilen çek, çek hükmünde değildir.
Açık çekte, açık bırakılan yerlerin, çekin bankaya ibraz edilmeden önce doldurulup ibraz edilmesi gerekmektedir.
Çekte Boş Bırakılan Yerlerin Sonradan Doldurulması Mümkün Mü?
Çekte boş bırakılan yerlerin lehtar veya ara cirantalar tarafından doldurulması mümkündür.
Boş bırakılan düzenleme yerinin veya tarihinin ayrı kalem ve farklı renkli mürekkeple doldurulmuş olması, çekn geçerliliğini etkilemez. Bu çeki ciro ile devralan kimse iyiniyetli hamil sayılır.
Çek Tedavüle Çıkarıldıktan Sonra Düzenleyende Meydana Gelen Değişiklik
Çek, tüm zorunlu usurları doldurulup tedavüle çıkarıldığında, düzenleyenin ölümü çekin geçerliliğini etkilememektedir. TTK m. 800/1’e göre, çek geçerli olarak düzenlenip tedavüle çıkarılıp, lehtar veya hamile verildikten sonra, düzenleyenin ölmesi halinde, çek geçerli olmaya devam eder.
Türk Ticaret Kanunu m. 800/1’de, çekin tedavüle çıkarıldıktan sonra, düzenleyenin ölüm halinde olduğu gibi, çekin geçerliliğini etkilemeyeceğini öngörülmektedir. Önemli olan düzenleyenin çeki düzenleyip lehtara veya hamile verdiği anda fiil ehliyetine sahip olmasdır.
Düzenleyenin iflası halinde TTK m. 733 ile m. 818 hükümleri uygulama alanı bulur. Buna göre, düzenleyenin iflası halinde, çek ileri tarihli olarak düzenlenmiş olsa bile, karşılığı hamile geçer.
Muhatabın iflası halinde TTK m. 800 uygulanmaz ve hamil keşideciye çek bedeli için başvurabilir. Çek tutarının tamamını keşideciden tahsil edemezse, tahsil edilmeyen kısmı, iflas eden muhatap bankanın iflas masasına yazırabilir.
Çekin Devri
Çek; poliçe ve bono gibi kanunen emre yazılı senetlerdendir. Çekler ciro ile devredilebilir.
Çeke, “emre yazılı değildir”veya “ciro ile devredilemez” şeklinde bir yazının düzenleyen tarafından yazılması halinde, senedin devir şekli değişir ve nama yazılı çek olur. Cirantalardan birinin çeke bu kaydı eklediği takdirde, çekin devir niteliği etkilenmez ve nama yazılı hale dönüşmez; sadece bu kaydı yazan cirantanın sorumluluğu çeki bu kayıtla devrettiği kişi ile sınırlandırılmış olur.
Çekler; emre, nama ve hamiline yazılabilmekte ve devirleri de farklı şekilde olmaktadır.
Emre Yazılı Çekin Devri
Ciro, emre yazılı senetlerin özel devir şeklidir.
Çek yasal olarak emre yazılı senetlerdir. Emre yazılı çeklerde devir, ciro ve çekin zilyetliğinin ciro edilene geçirilmesiyle gerçekleşir.
Ciro kayıtsız ve şartsız olmalıdır. Emre yazılı çeklerin cirosu, tam ciro ve beyaz ciro şeklinde yapılabilir. Aynı şekilde, temlik ve tahsil cirosu ile de emre yazılı çek devredilebilir.
Ciro şerhinden aksi anlaşılmadığı sürece, ciro ve çekin teslimi ile çekten doğan tüm haklar ciro edilene geçer.
Hamile Yazılı Çekin Devri
Hamiline yazılı çek kural olarak zilyetliğin geçirilmesiyle devredilir ve ayrıca ciro ile devredilmesi de mümkündür.
Hamile yazılı çeklerin devri, bu senetlerin zilyetliğinin geçirilmesi ile olur.
Hamile yazılı çekin ciro ile devri de mümkündür. Söz konusu durum Türk Ticaret Kanunu’nun 791. maddesinde düzenlenmiştir. Türk Ticaret Kanunu’nun 791. maddesine göre, “Hamiline yazılı bir çek üzerine yapılan ciro, cirantayı, başvurma hakkına dair hükümler gereğince sorumlu kılarsa da senedin niteliğini değiştirerek onu emre yazılı bir çek hâline getirmez.”
Nama Yazılı Çekin Devri
Usulüne uygun olarak nama düzenlenmiş çekler, yazılı devir beyanı ve senedin zilyetliğinin hamile geçirilmesi ile devredilirler. Nama yazılı çekin ciro ile devri geçersizdir.
Nama yazılı çeklerin devrine ilişkin husus Türk Ticaret Kanunu m. 788/2’de düzenlenmiştir. Söz konusu maddeye göre, “Emre yazılı değildir” kaydıyla veya buna benzer bir kayıtla belirli bir kişi lehine ödenmesi şart kılınan bir çek, ancak alacağın temlikiyle devredilebilir. Bu devir, alacağın temlikinin hukuki sonuçlarını doğurur.”
Nama yazılı çeklerde devir beyanı, senet üzerine veya herhangi bir kağıt üzerine yazılabilir. Bu devir beyanının hukuki sonuç doğurabilmesi için, devredenin beyanını kendi el yazısı ile imzalaması gerekir.
Çek Kimlere Ciro Edilebilir?
Usulüne uygun olarka düzenleyen tarafından düzenlenen çek lehtara verilmekle tedavüle çıkar ve ciroyu yapacak kişi de, çekin ilk hamili sayılan lehtardır.
Çekin cirosu üçüncü kişiye veya keşideciye ya da çekte dolayı borç altına girmiş herhangi bir kişiye de yapılabilir. Bu kimseler, ciro ile devraldıkları çeki yeniden üçünü kişilere ciro ederek tedavüle çıkarabilirler.
Çeki ciro eden ciranta, çeki tekrar ciro edilmesini yasaklayabilir. Bu yasağa rağmen çek ciro edilip devredilirse, devir geçerlidir; ancak çekin ciro edilmesini yasaklayan ciranta, sonradan öekin ciro edildiği kişilere karşı sorumlu olmaz.
Ekin Hukuk Bürosu olarak alanında uzman avukat kadromuzla dava ve işlemlerinizi takip edebilmemiz için bizimle iletişim kurabilirsiniz.
Stj. Av. Mehmet Can CİVAN & Av. Ahmet EKİN